2013’te yazılan The One Thing, en önemli hedefinizi bulmanıza yardımcı olan, ufuk açıcı bir kitaptır. Gary Keller ve Jay Papasan’ın yazdığı kitap Türkiye’de “BİR TEK ŞEY: Olağanüstü Sonuçların Ardındaki Şaşırtıcı Yalın Gerçek” adı ile satılmaktadır.
Gary Keller, “Keller Williams Realty International”‘ın kurucularından biridir ve şu anda başkanıdır. Keller bu şirketi küçük bir ofis kuruluşundan, ABD’deki en büyük emlak firmalarından birine dönüştürdü. Jay Papasan ise söz konusu şirketin başkan yardımcısıdır.
The One Thing kitabı iş dünyasında verimliliği artırmak ve hedefe odaklanmak amacıyla sahip olmamız gereken en önemli ipuçlarını içeriyor.
İşte The One Thing’den öğrendiğimiz bazı dersler:
İş hayatınızda zamanınızı vermek ve odaklanmanız gereken en önemli şeyi mutlaka bulmanız gerekir. Bu süreç elbette kolay değildir. Ancak bunu yapmadığınız zaman asıl odaklanmanız gereken konularda geriye düşebilir ve gün geçtikçe kan kaybedebilirsiniz.
İşletmenizde geliri en çok sağlayan ve dolayısıyla en fazla üzerine kafa yorulması gereken ürün veya hizmeti belirleyerek; en çok ona odaklanmanız gerekiyor. Şirketinizi bir arada tutmak ve gün geçtikçe büyümesini seyretmek için ana odak noktasına ihtiyacınız olacak.
Başarılı bir emlak patronu olan Gary Keller’e göre yapılacaklar listeleri sadece gün içerisinde hangi görevleri yapmanız gerektiğini belirten küçük ipucu listeleridir. Bunlar sayesinde görevlerinizi hatırlarsınız ancak bu listeler zamanı en iyi düzeyde kullanmanıza faydalı olmazlar. Keller, bu listelerin zamanı en iyi şekilde kullanmak için eşsiz düzeyde olmadığını belirtir.
Bu nedenle Keller, söz konusu listeleri hazırlarken en önemli görevlere en iyi zamanı da eklememiz gerektiğini belirtir. Bu sayede söz konusu listenin “Yapılacaklar Listesi” yerine “Başarı Listesi”ne dönüşeceğini söyler.
Pareto İlkesi olarak da bilinen 80/20 kuralı gerçektir. Adını İtalyan bir ekonomist olan Vilfredo Pareto’dan almıştır. Kural, yatırım yaptığınız girdinin %20’sinin, elde ettiğiniz sonuçların %80’i ile sonuçlandığını söylüyor. Bu ilke dünyanın her noktasında araştırmacılar ve analistler tarafından kullanılmaktadır.
İlkenin geniş ayrıntıları için Vikipedia makalesi işinize yarayabilir.
Günümüz iş dünyasında hem yöneticiler hem de personeller aynı zamanda onlarca görevin altına girerler. Genellikle bu insanlar tüm bu görevler için her gün küçük zamanlar ayırarak tüm sorumluluklarını yapmaya çalışır. Dışarıdan bakıldığı zaman bunun çok daha verimli olduğu kanısına varılabilir. Ancak Keller, bunun hiçbir suretle mantıklı olmadığını savunmaktadır. Bunun yerine tüm görevlere az bir zaman vermek yerine, hepsini teker teker ele almanın daha mantıklı olduğunu belirtir.
Keller, bu şekilde, her görevde yüksek kaliteli performansı ve mükemmel sonuçları garanti altına alabilirsiniz diyor.
Araştırmaya göre, modern işyerleri üretkenlik için elverişli değil. Ortalama bir çalışanın her 11 dakikada bir dikkati dağılır. Buna ek olarak, personeller günün %30’unu çalışmak yerine bu dikkat dağıtıcı şeylerden kurtulmak için harcıyorlar. Bu nedenle, genel üretkenlikleri olumsuz etkilenmektedir.
Gary, işverenlere çalışanları için üretkenliğin yüksek olabileceği ofisler yaratmalarını tavsiye ediyor.
Performansını artırmak için genellikle size farklı olun ve yeni beceriler elde edin denilir. Ancak “BİR TEK ŞEY: Olağanüstü Sonuçların Ardındaki Şaşırtıcı Yalın Gerçek” kitabında bunun yerine mevcut alışkanlıklarınızın çok dışına çıkmadan; onlardan destek alarak geliştirmeye odaklanmanız öneriliyor. Bu sayede istikrarlı değişimler ile daha verimli olabileceğiniz savunulmaktadır.
Ortalama olarak hayatımızdaki bir alışkanlığı artık kabul etmemiz 21 gün sürüyor. Dolayısıyla sabırlı olmaya ihtiyacınız olacağı da açıktır.
Dünyamız dikkat dağıtıcı şeylerle dolu. Uzun süre tek bir şeye odaklanmayı oldukça zor buluyoruz. Gary, odağınızı korumak için size; “çalışma zamanı gelince çalışın, eğlenme zamanı gelince de eğlenin” önerisinde bulunuyor. Gary, çalışırken oynamaya veya oynarken çalışmaya odaklanmamız hasebiyle odaklanmakta her zaman güçlük çekeceğimizi belirtiyor. Bu nedenle her şeyi vaktinde yapmamız alışkanlığa sahip olmak için kendimize vakit vermemiz önerisinde bulunuyor.
Unutmayın, hayatta ne kadar başarılı olabileceğinizi başka biri asla bilemez. Eğer biri o işi yapamayacağınızı yada herhangi bir konuda başarılı olamayacağınızı düşünüyorsa; bu onun kendi içgüdülerinden oluşan anlamsız bir çağrıdır. Böyle bir şey ile karşılaştığınız zaman bunu bir motive kaynağına dönüştürebilir ve daha büyük hedeflerin peşinde koşmak üzere harekete geçebilirsiniz.
Hedefleriniz her zaman kendi kalbiniz ve fikrinizin dahi ilerisinde olmalıdır.